Feribotla adaya yaklaşırken ilk dikkatinizi çekecek olan adanın heybetli kalesi olacak. Küçük bir kasaba havasındaki merkezin bu kadar büyük bir kalesinin olması sizi şaşırtmasın. Bozcaada Kalesi ihtişamıyla aslında adanın zengin geçmişini yansıtıyor.

Türkiye’nin Kültür Mirası

Türkiye’nin en iyi korunmuş kalelerinden biri olan Bozcaada Kalesi, ilk olarak ne zaman ve kimler tarafından yapıldığı bilinmese de 14. yüzyıl öncesinde inşa edildiği düşünülüyor. Bugüne kadar Fenikeliler, Cenevizler ve Venedikliler tarafından kullanılan Bozcaada Kalesi, bugünkü görünümünü 1455’te, Fatih Sultan Mehmet döneminde var olan kalıntılar üzerine tekrar inşa edilmesiyle almış.

Bozcaada Kalesi, Osmanlı döneminde önemli konumu sebebiyle Fatih Sultan Mehmet tarafından esaslı bir şekilde onarılmıştır. Osmanlı-Venedik savaşları sırasında Venedikliler’in eline geçip Osmanlı tarafından geri alındıktan sonra yeniden onarımdan geçirilerek genişletilmiştir. Kale ayrıca 1703-1706 yıllarında ve 1714’de Kaptan-ı Derya Süleyman Paşa tarafından bir kez daha onarılmıştır. En önemli onarımının 2. Mahmut tarafından 1815 yılında yaptırıldığını ve bu onarımla birlikte kalenin neredeyse yeniden yaptırılmış olduğunu kitabelerden anlamaktayız.

Görsel: Çanakkale Valiliği

Günümüzde

Bozcaada Kalesi, en son Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 1996 yılında restore edilmiştir. Kale, dış ve iç olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Şimdi boş bir alan olan dış kalede cephanelik, tabya yeri, eğitim alanları ve evlerin temel izleri vardır. İç kale iki bölümden oluşur. Birincisi giriş bölümü olup iç kalenin doğusundadır. İki kapısı vardır. Bu bölümde revir, cami, minare, zindanlar ve kışla bulunmaktadır. Ortada levazım deposu, cephanelik ve sarnıç yer alır. Günümüzde kalenin iç bölümünde Bozcaada ile ilgili tarihi ve etnografik eserlerin sergilendiği bir sergi mekanı bulunmaktadır ve bu bölümde festival zamanlarında konserler verilmektedir.

Adanın kuzeydoğu burnunda yer alan ve 3 tarafı deniz ile çevrili olan Kale, yüksek kayalar üzerine oturtularak inşa edilmiş ve şehirden yaklaşık 10 metre genişliğinde ve 250 metre uzunluğunda bir hendekle ayrılmıştır. Eskiden su dolu olduğu anlaşılan hendeğin üzerinden kalenin ana giriş kapısına asma bir kapıyla geçilmekte olduğu bilinmektedir. Bu ana kapının dışında Mendirek ve Deniz Kapısı olarak adlandırılan iki kapısı daha bulunmaktadır. Mendirek kapısı 1905 yılında mendireklerin yapılmasından sonra açılmıştır. Bu iki kapı şu anda kullanılmamaktadır.

Ziyaret etmek için;

Bozcaada Kalesi, onu daha yakından görebilmek için yaz ayları boyunca 10.00 – 20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

Kaleye, Bozcaada feribot iskelesinden yürüyerek kolayca ulaşılabilir.

Referanslar:
Bozcaada Kaymakamlığı

İlginizi Çekebilir:

Tenedos Sikkesi